Hesap gününde kurtuluÅŸa erenlerin veya hüsranda kalanların durumu Kur’ân-ı Kerîm’de, “terazilerin (tartıların) ağır yahut hafif gelmesi” ÅŸeklinde ifade edilmiÅŸtir.
“O gün amellerin tartılması da haktır. Kimlerin sevabı ağır basarsa iÅŸte onlar kurtuluÅŸa erenlerdir.
Ama kimlerin sevabı da hafif gelirse iÅŸte onlar âyetlerimize haksızlık etmiÅŸ olmaları sebebiyle kendilerini ziyana sokanlardır.” (A‘râf 7/8-9)
“Artık kimin tartıları ağır gelirse, iÅŸte onlar kurtuluÅŸa erenlerin ta kendileridir.
Kimlerin de tartıları hafif gelirse, iÅŸte onlar da kendilerini ziyana uÄŸratanların ta kendileridir. Onlar cehennemde ebedi kalacaklardır.” (Mü’minûn 23/102-103)
“Allah mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara, ebedi olarak kalacakları, içinden ırmaklar akan cennetler ve Adncennetlerinde çok güzel köÅŸkler vadetti. Allah'ın rızası ise, bunların hepsinden daha büyüktür. İşte bu büyük baÅŸarıdır.” (Tevbe 9/72)
“Åžüphesiz, inkâr eden kitap ehli ile Allah'a ortak koÅŸanlar, içinde ebedî kalmak üzere cehennem ateÅŸindedirler. İşte onlar yaratıkların en kötüsüdürler.
Åžüphesiz, iman edip, salih ameller iÅŸleyenler var ya; iÅŸte onlar yaratıkların en hayırlısıdırlar.
Rableri katında onların mükâfatı, içlerinden ırmaklar akan, içlerinde ebedî kalacakları Adn cennetleridir. Allah onlardan razı olmuÅŸtur, onlar da Allah’tan razı olmuÅŸlardır. İşte bu mükâfat Rablerine derin saygı duyanlara mahsustur.” (Beyyine 98/8)
Tartısı ağır gelerek kurtuluÅŸa erenler Allah’ın rızasını kazanarak içlerinde ebedi kalmak üzere cennet ile mükâfatlandırılacak, tartısı hafif gelenler ise hüsranda kalarak elem ve ızdırap dolu içlerinde ebedi kalmak üzere cehennem ile cezalandırılacaklardır. Kıyamet günü onun azabı kat kat artırılır ve horlanmış olarak orada ebedî kalır.
Kıyametin dehşetini anlattı kuranı kerim bize.
bize düÅŸen kulluÄŸumuzun, aczimizin, fakrımızın farkında olup her an o yüceler yücesine muhtaçlığımızı bilip onun istediÄŸi gibi bir hayat sürmenin gayretinde olmaktır.. Bu müjdelerle de tevbeye sarılıp Salih bir hayatın peÅŸine düÅŸmek olmalı gayemiz.
Ancak tövbe edip de inanan ve Salih amel iÅŸleyenler baÅŸka. Allah iÅŸte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Kim de tövbe eder ve Salih amel iÅŸlerse iÅŸte o, Allah’a, tövbesi kabul edilmiÅŸ olarak döner.
Onlar, yalana ÅŸahitlik etmeyen, faydasız boÅŸ bir ÅŸeyle karşılaÅŸtıkları zaman, vakar ve hoÅŸgörü ile geçip gidenlerdir.
Onlar, kendilerine Rablerinin ayetleri hatırlatıldığı zaman, onlara kör ve sağır kesilmezler.
Onlar, “Ey Rabbimiz! EÅŸlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle” diyenlerdir.
İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin yüksek makamlarıyla mükâfatlandırılacaklar ve orada esenlik dileÄŸi ve selâmla karşılanacaklardır.
Orada ebedî kalırlar. Orası ne güzel bir durak ve ne güzel bir konaktır!
(Ey Muhammed!) De ki: “Duanız olmasa, Rabbim size ne diye deÄŸer versin! Siz yalanladınız. Öyle ise azap yakanızı bırakmayacak.”
Allah’ın has kulu olmak için sözlerimizi eylemlerimizi yeniden gözden geçirelim. İki cihan saadetini kazanalım.
Allah’ın sevgili kulu olmak temenni ve duası ile…